Anarşizm: Redhack ve Silivri Kuşatması
Gün geçmiyor ki ülkemizde bir tuhaflık daha yaşanmasın diye başlardı Uğur Dündar eskiden haber bültenine. Sonra da gizli kamera ile çekilmiş cuma namazı kılan öğrencilerin, çatıda namaz kılan talebelerin görüntülerini vs. izletirdi bize. Daha sonraları Şahan da kullandı bu jargonu komedi programında.
Geçen hafta da bir tuhaflık yaşandı ülkemizde; en azından bana göre. Hayır hayır, Rize Belediye Başkanının yamaç paraşütü yaparken çay bahçesine düşmesinden bahsetmiyorum, o bence gayet sıradan.
6-7 Nisan günleri ünlü hacker grupları Anonymous ve Redhack İsraile siber saldırı, yani hack düzenleyeceklerini belirtmişlerdi, gerçekten de bu saldırıları gerçekleştirdiler. Ülkemizdeki sosyal ağlar gündeminde çok büyük olay oldu bu saldırılar. Özellikle İslami kesim bolca takdir etti, klavyeniz keskin olsun gibisinden dualar edildi.
Daha sonra, malum 8 Nisan günü Silivride Ergenekon duruşmaları vardı. Ne kadar kızıl grup varsa oradaydı, ulusalcılardan Maoculara, Marksistlere kadar. Bu gruplar polisle çatışmaya girdi, barikatları yıktı, panzerleri taşladı. Yaralananlar oldu, çıkan olaylardan dolayı duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
Yine aynı gün Redhack grubu Recep Tayyip Erdoğana ödül vermiş olan Yahudi kurumu JINSAnın internet sitesini hackledi. Gündüz vaktini Silivride geçiren grup, akşam da sosyal medya hesaplarından bu olayı takdir eden paylaşımlarda bulundu; yoldaş ilan edildi Redhack.
Ne demeye çalışıyorum?
Yazın yediğin hurmalar .. veya, o yılan gün gelir sana da dokunur.
Anarşizme ne koşulda olursa olsun karşı çıkmak lazım. Fikri olanı eyvallah, sonuna kadar yapılsın. Ama fiili olanına hayır.
Nitekim, Kürt açılımı süreci başarıya ulaşırsa; ki en büyük temennimiz, fikri anarşizm fiili anarşizm arasındaki fark bir kere daha kavranmış olur.
p.s Yukarıdaki fotoğraf Silivriyi kuşatmaya akın eden İzmir efelerinin otobüsünden.
Son Söz : “Bir Müslüman, başka milletler gibi değil. Eğer dinini bıraksa anarşist olur, hiçbir kayıt altında kalamaz; istibdad-ı mutlaktan (sınırsız otoriteden), rüşvet-i mutlakadan (sınırsız taviz vermeden) başka hiçbir terbiye ve tedbirle idare edilmez.” - Said Nursi
***
Ömer İLYASLI